Yunanistan, Almanya'ya İkinci Dünya Savaşı tazminatı talebini
ayrıntılandıran resmi bir diplomatik not göndermeye hazırlanıyor. Avrupa
Parlamentosu seçimlerinden önce yükselen tartışmalarda Yunanistan hükümeti Nazi
işgali sırasında işlenen suçlara karşılık tazminat yolunun hala açık olduğu
konusunda ısrarcı.
Almanya tazminatın 1960'da ikili bir anlaşma uyarınca
ödendiğini iddia etse de Yunanistan, o tarihten bu yana derinleştirilen
incelemeler sonucu 1941-1944 yılları arasında bir çok köyün tamamen yok
olduğuna, 300 bin insanın açlıktan öldüğüne ve ülkenin Yahudi cemaatinin
neredeyse tamamen ortadan kaldırıldığına dair bulguların genişlemesiyle talebin
güncelliğini koruduğunu söylüyor.
Peki Yunanistan`ın yok denecek kadar azalan Yahudi cematı
hangi dönemde Yunistana gelmiş, hangi ülkeden kovulmuş ve sayıları ne kadardı?
Nazi işgali sırasında neler yaşamışlardı?
Selanik Yahudi cemaatinin Nazi işgali sırasında neler
yaşadığına geçmeden önce, Selanik Yahidileri`nin nerelerden geldiğine, konunun
daha iyi anlaşılması için açıklık getirmek gerekiyor.
15. yüzyılda Avrupa‘da kölelik, insanlar arasında ayırım,
engizisyon mahkemelerinin kararları insanları yıldırıyordu. Kendi aralarında
kanlı çatışmalara girdikleri gibi, Hristiyanlar kendi aralarında tam bir savaş
ilan etmişlerdi. Katoliklerin protestanlara ve protestanların katoliklere hayat
hakkı tanımayanlar elbette ki Yahudilere de hayat hakkı tanımadılar. Yahudiler bu zulümden paylarını çokça aldılar
ve hatta İspanya‘dan gemilere bindirilip ülkelerini terk etmek zorunda
kaldılar.
Akdeniz sularında kendilerine vatan arayan Yahudiler Osmanlı
Devletine sığındılar. Bu durumu kendi ekonomisi için fırsat sayan Osmanlı, ülkelerinden
kovulanYahudileri ülkenin belirli yerlerine ve özellikle de şu anda
Yunanistan'da bulunan Selanik`e yerleştirdi.
Osmanlı`nın Yahudileri kabul etmesi sonrasında Selanik`e dış
ülkelerden Yahudi göçü önemli ölçüde arttı. İlk Yahudi grubu Almanya’nın
Bavaria kentinden geldi. İspanya’dan, Fransa’dan, İtalya ve Portekiz’den
dışlanan Yahudiler Selanik’e yerleşti. Yahudiler zamanla kendilerine özgü
Sefarad cemaatlerini kurdular ve Selanikte sinagoglar inşa ettiler.
17. yüzyılın ortalarında Selanikte yaşayan toplam Yahudi
sayısı 30.000 kişiydi. Yahudi nüfusu Selanik`de genelde üç mahallede ikamet
ediyordu. Şehir surlarının yakınında bulunan limanda esas cemaat, Avrupalıların
yaşadığı lüks mahalle ve Yunan Yahudilerinin mahallesinde.
Şehrin tarih sahnesindeki en önemli bölümü yalancı mesih
Sabetay Sevi’nin kente ayak basmasıyla başladı. Selanik Yahudi cemaatinin bir
bölümü onun yaptıklarını aynen taklit ederek Müslümanlığı kabul ettiler. Onlara
“Dönme” adı verildi.
1900`lı yılların baslarında Yahudilerin yaşadığı bölge |
Selanik Yahudi cemaati değişik meslek gruplarında büyük
başarılar elde etti. Dünyaca ünlü ticari firmalar buğday, kumaş, pamuk, yün ve
ipek ihracatı yaptılar. Yünlü kumaşlar, giysiler ve yünlü tüm mamüller o
dönemin en usta işi malları olup, dünyaca meşhurdu. Yahudiler arasında büyük
ölçüde el işi yapan usta zenaatkarlar vardı. Bunlar kuyumculukta, gümüş işlemeciliğinde
ve altın işçiliğinde dönemlerinin en önemli ustalarıydı. Limanlardaki tüm
taşımacılık ve hamalcilik şirketleri ve hizmetleri onlarındı. Ayrıca ülke
içindeki altın madenlerinde çok sayıda Yahudi çalışırdı. Tütün yetiştiriciliği
ve imalatında da söz sahibiydiler. 17. yüzyılda Selanik nüfusunun yarıdan çoğu
Yahudi olduğu için, Yahudi bayramlarında ve her Sabat günü Selanik limanı ve
bütün ticari kuruluşlar tatil edilirdi.
1990 yılında Yahudi cemaatınin nüfusu 80.000’e ulaştı. 1912
yılında Selanik Osmanlı imparatorluğunun elinden çıkıp yeniden Yunanlıların
idaresine geçince ülkeden başka ülkelere doğru göçler başladı. 1917‘ de ‘‘büyük felaket‘‘ olarak adlandırılan 1917
yangını sonrası Yahudi cemaati çok zor günler yaşarken elinde bulundurduğu mal
varlığının büyük bir bölümünü kaybetti.