18 Ekim 2014 Cumartesi

HERKESİN BİR LAWRENCE’İ VAR. PEKİ KÜRTLER'İN LAWRENCE‘İ KİM?

Edward William Charles Noel Kürtlerle birlikte
(Diarz of Major Noel on Special Dutzmnin Kurdistan, 1919)
Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı sürecinde batı devletlerinin Anadolu toprakları üzerinde gerçekleşmesi için faaliyette bulunduğu çalışmalarından biri Ermenistan ve Kürdistan devletleriydi. Bu çalışmaları yapan batılı ülkelerin başında İngiliz ve Fransızlar geliyordu. Savaş süresince İngilizler Kürtleri kendi taraflarına çekmek ve Anadolu’da başlayan kurtuluş hareketini bastırmak için ellerinden gelen her çeşit eyleme giriyorlardı. İngilizler o dönemde „bütün Kürtleri“ kendi tarafına kazanmak ve kazanılan bu güç sayesinde Musul sorununun çözümünü kolaylaştırmak istiyordu. Bu nedenle işgal altında bulunan Güney Kürdistan’nın Süleymaniye kentine siyasi subayları Edward William Charles Noel’i, halkın nabzını yoklamak ve halk tarafından kabul görecek bir yönetim sistemini hazırlamak için gönderdi. Noel’in iki Kürt lehcesini iyi bilmesi nedeniyle bu işin üstesinden gelebileceği umut ediliyordu. DEVAMI ICIN TIKLA
http://www.avrupa-postasi.com/herkesin-bir-lawrencei-var-peki-kurtlerin-lawrencei-kim-makale,904.html

Kobanè direnişini öykülerde anlatmak…

Kobanè’de Kürtler’in İŞİD’e karşı bir aylık direnişten sonra adım adım başarı elde etmesi Avrupa ve Amerika’nın gündemine oturdu. Amarikalılar Kürt özgürlük savaşçılarını birer kahraman ilan ederken, Kobanè`deki destana vurgu yaptılar. Almanlar, PKK`ye silah verilmesini talep ederken, Alman politikacılar PKK yasağının kaldırılmasını tartışıyor... DEVAMI ICIN TIKLA

http://www.avrupa-postasi.com/kultur/koban-direnisini-oykulerde-anlatmak-h94184.html 

4 Ekim 2014 Cumartesi

Şeyh Bedreddin kitabı hakkında

La Kitap Yayınları'ndan kısa bir süre sonra çıkacak olan Şeyh Bedreddin kitabının çeviri serüveni ve kitapla ilgili bir kaç teknik bilgiyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Umarım bu paylaşım hoşunuza gider. Kitap, 13.10 2014 tarihinden itibaren Türkiye'deki tüm kitapçılarda satışa sunulacak.

Babinger'in çalışmasına “Bektaşilik’’ üzerine yaptığım araştırmalar sırasında rastladım. 1920 yılında İslam Dergisi'nde yayımlanmış çalışmayı okuduğumda dilini ve mantığını hemen kavrayamadım. Kitabın bilimsel dilini ve 1920'lerin Almancasını anlamak biraz zaman aldı. İşe Babinger'in yaşamını ve yaşadığı dönemi incelemekle başladım. 1891-1967 yılları arasında yaşamış olan Alman şarkiyatçı Babinger, Osmanlı tarihini ters yüz etmiş biri olarak tanınır. Fatih Sultan Mehmed için ortaya attığı iddialı ve o kadar da çarpıcı “kuramparalık eğilimleri olan bir padişahtır’’ iddiasından dolayı Türk tarihçileri tarafından sevilmez. Hatta nefret söylemi ile anılır. Bu nefrete rağmen Türk tarihçileri Babinger’den sürekli olarak alıntı yapmışlardır. Nedeni ise, Fatih hakkında en ciddi biyografiyi Babinger yazmıştır. Osmanlı tarihi konusunda dünyada birkaç otoriteden biridir. 1935`lerda Naziler kafa tutmuş. Üniversitedeki görevinden istifa edip Almanya’yı terketmiştir. Türkiye’de gönüllü askerlik yapmış. Türkler hakkında yüzlerce makale yazmıştır. Türkler’in ruhunu iyi tanır! Fatih Sultan Mehmed için “yıkıcı, canı ve Hrıstiyanlığa sempati duyardı’’ iddiaları hâlâ geçerlidir. Fatih’in kan kardeşi “Drakula’’yı ortaya çıkartan odur.