Şansölye Merkel`in açıklaması (söylememiş olsa da!) sosyal medyada tıklama rekoru kırmış durumda. Almanya’nın Irak ve Suriyeli Müslümanlara kapılarını aralamasından sonra Merkel`e olan sempati Araplar arasında tavan yapmış durumda.
Haberlerden
izliyor, gazetelerde okuyoruz, Irak ve Suriye`den kaçan mülteciler Viyana
kapılarından geçip Münih üzerinden Avrupa`ya ulaşmaya başladı.
Bundan 332 yıl önce, Viyana
kuşatılması öncesi „Ya İslami kabul edersiniz ya da çoluk çocuk, kadın, yaşlı
demeden, Allah‘ın emri, padişahın kılıcıyla kelleniz gidecek“ fermanı ile tanışan Avrupalı Hıristiyanlar‘ın torunları
savaştan kaçan Müslümanlara sınırlı da olsa kucak açıyorlar. İyi de
yapıyorlar, mülticelere „Hoşgeldiniz“ deyip, çiçeklerle karşılayan kişi ve
kuruluşların varlığı insanoğlunun körermiş vijdanını bir nebze de olsa rahatlatıyor.
Aklımdan
geçmiyor değil; İslam adına fetihe çıkan Osmanlılar`ın Hıristiyanlara yaptığı
gibi, torunları da bugün kendilerine
sığınan Müslümanlara „Ya Hıristiyanlığı kabul edeceksiniz ya da………….“ deselerdi
ne olurdu acaba?
Gelin
ben size aklımdan geçenleri değil, 332 yıl önce ne yaşanmış ise onun belgesini
sunayım. Sonra sizi vijdanınızla baş başa bırakayım.
1683
yılında, Merzifonlu Kara Mustafa Paşa, İkinci
Viyana kuşatmasını başlatır ve kuşatma öncesi bir ferman hazırlar. Fermanı
Viyana‘yı yönetenlere gönderir. Fermanda şunlar yazar: „İslamiyeti
kabul ederseniz, hayatınız bağışlanacak! Müslümanlığı seçmeyip, direnç
göstermeden Viyana`yı teslim ederseniz; Allahın izniyle, genç, yaşlı….fakir,
zengin… kimsenin kılına dokunulmayacak. İsteyen ailesi ile birlikte başka bölgelere de göç edebilecek.
Şehirde kalmak isteyenlerin canına, malına dokunulmayacak, şu ana kadar nasıl
yaşadıysanız öğle yaşamaya devam edeceksiniz.“
„Dik
kafalılık yapıp direnç gösterirseniz, Allahın gazabından, padişahımızın
kılıcından hepiniz nasibinizi alacaksınız. Şehir ele geçirilip, yağmalanacak. Kimseye
müsama gösterilmeyecek. Çocuklarınız köle pazarlarında satılacak.“
Aklımdan
geçmiyor değil; Viyana kapılarından geçip Münih üzerinden tüm Avrupa‘ya ulaşan
Müslümanlar (sayıları bir milyonu bulacağı söyleniyor), bir kac yıl sonra dini
vecibelerimizi yerine getirmek için “mescidˮ
isteriz, yanına da “mı`thenedˮ
kondurulursa fena olmaz diye ayak diretirler mi acaba?
İlhami
Yazgan
iyazgan@web.de